Sabah saat 04:15’de İzmir Adnan Menderes Havalimanı Dış Hatlar Terminalinde rehberimizle buluşuyoruz. Check-in ve bagaj işlemlerinin ardından saat 07:05’de SunExpress Hava Yolları uçağı ile hareket ederek, yerel saat 08:35’de Almanya’nın en aktif ticari kentlerinden Frankfurt’a varıyoruz. Bizi bekleyen aracımızda yerlerimizi aldıktan sonra, kısa bir yolculuğun ardından yemyeşil ormanların içerisinden geçerek, son zamanlarda Almanya’nın en popüler kenti olan Heidelberg’e  ulaşıyoruz. Şehri iki ayrı yakaya bölen Neckar Nehri ve Kalesi ile adeta bir tablo güzelliğinde olan Heidelberg, diğer namıyla Romantik Yolun başkenti olarak anılmaktadır. 1386 yılında kurulan ve ülkenin eski üniversitesi olma özelliğiyle şehrin tanınmasında önemli bir yere sahip Heidelberg Üniversiteside burada bulunmaktadır.  Rehberimizin anlatımları eşliğinde gerçekleştireceğimiz gezimizde 3331 hektarlık orman alanını ardına almış görkemli yapısıyla Heidelberg Kalesini (dışarıdan), tarihi Eski Köprü’yü ve Jesuitenkirche(Kilise)’yi gördükten sonra, 1,5 km uzunluğuyla ve merkez noktasında Herkül Heykeli ve Çeşmesiyle dillere destan dünyaca ünlü caddeleri Hauptstrasse’de serbest zaman veriyoruz. Birbirinden güzel mağazaları, cafeleri ve restorantlarında geçireceğimiz keyifli zamanın ardından rehberimizle buluşarak, bir diğer gezi noktamız olan Baden Würtenberg eyaletinin birbirinden güzel ve bakımlı küçük şehir ve kasabalarından geçerek Baden Baden’e gidiyoruz. Roma döneminden günümüze kadar gelen şifalı sularıyla hastaları iyileştiren kaplıcaları, Avrupa’nın en meşhur kumarhanesi ve ünlü Rus yazar Dostyevski’ye ilham kaynağı olan kenti gezmeye başlıyoruz. Almanya’nın en büyük konser ve opera salonlarından biri olan Festsipelhaus ve Kurhaus Casino görülecek yerler arasındadır. Rehberimizin ilgili anlatımları sonrasında serbest zaman veriyoruz. Daha sonra, Fransa’nın kuzeydoğu kenti ve Alsas (Alsace) bölgesinin de başkenti olarak kabul edilen Strazburg’a doğru yolculuğumuzu sürdürüyoruz. Yaklaşık 1 saatlik kısa bir seyahat ile kente varıyor ve şehir turumuza başlıyoruz. Ünlü Kleber Meydanı’ndan başlayacağımız gezimizde, Notre Dame Katedrali, Strasbourg’un en güzel semti Petite France (Küçük Fransa), Rohan Sarayı, Avrupa Parlamentosu, üstü kapalı köprü, Derici Semti, 1870-1918 yılları arasında inşa edilen Alman Semti, Avrupa Konseyi ve İnsan Hakları Mahkemesi binaları göreceğimiz yerler arasındadır. Yemek ve alış-veriş için vereceğimiz serbest zamanın bitiminde otelimize yerleşiyoruz. Konaklama Strazburg’daki otelimizde.

Otelimizde alacağımız kahvaltı sonrasında odalarımızı boşaltıyor ve Unesco tarafından Dünya Mirası kabul edilen, Avrupa’nın en eski şehirlerinden birisi olan Bern’e gidiyoruz. Bu güzel Ortaçağ kentinde ilk olarak büyüleyici atmosferi ile sizleri etkileyecek olan Altstadt’ı (eski şehir) gezerek başlıyoruz. Rehberimizin bilgilendirmeleriyle Geç Gotik mimari adı verilen akımın en önemli örneklerinden biri olarak gösterilen Berner Münster (Bern Katedrali), Bundeshaus Parlamento Binası, dünya miras listesine eklenmiş olan Saat kulesi (Zytglogge), Aare nehrinin üzerinden geçen ünlü Nydegg Köprüsü ile Tren istasyonu arasında bulunan 6 km uzunluğa sahip ve üzerinde tarihi çeşmelerin, heykellerin bulunduğu Kemerli Yol görebileceğimiz yerler arasındadır. Rehberimizin yönlendirmeleriyle vereceğimiz serbest zamanın ardından, bir başka güzel şehre Cenevre’ye doğru yol alıyoruz. Fransa’nın Bugonya bölgesinin birbirinden güzel minik şirin şehirlerinde kısa molalar vererek keyifli bir yolculuğun sonunda, CERN, Dünya Sağlık Örgütü, BM, UEFA ve FİFA gibi birçok ulusal kuruluşun merkezinin burada olması yanı sıra, 4000 yıllık geçmişiyle; kültür, doğa ve tarihini doyasıya yaşayacağımız Cenevre’ye ulaşıyor ve otelimize yerleşiyoruz.

Otelimizde alacağımız kahvaltının ardından, 3 gece konaklayacağımız Cenevre kentini gezmeye başlıyoruz. Gezimizde, Katı Katolik Kiliselerine karşın öğretileriyle dikkatleri üzerine toplayan John Calvin’in de aralarında bulunduğu; William Farel, Theodore de Beze ve John Knox’un 5 metre yüksekliğinde heykel Anıtı, Romanesk - gotik mimari yapıya sahip St. Pierre Katedrali, Jardin Anglais (İngiliz Bahçesi), Çiçek Saati, The Old Town (eski şehir) ve Kırık Sandalye Anıtı rehberimizin anlatımları eşliğinde göreceğimiz yerler arasındadır. Fotoğraf molaları takiben, yürüyüş turumuza devam ediyor ve Mont Blanc Köprüsü, Masion Tavel Evi, Arsenal savaş esirleri antlaşmasının yapıldığı Belediye Binası, Büyük Tiyatro, Cenevre Konservatuarı, BM Binası, CERN Laboratuvarı, Uluslararası Kızıl Haç ve Kızılay Müzesi, Rhone Nehri’nin ortasında Bergues köprüsüyle kıyıya bağlanan Rousseau Adası görüyoruz. Daha sonra Cenevre’den ayrılarak Raul Blanchard’ın kitabında belirttiği gibi Fransız Alplerinin İncisi ve iki kanalından kaynaklı; Alplerin Venedik’i olarak anılan Annecy’e doğru yola koyuluyoruz. Alp Dağlarının eteklerinin kıvrımlı yollarında, güzel manzaralar eşliğinde ilerleyerek, Annecy Gölü’nün kuzeyinde yer alan bu şirin yerleşim bölgesine ulaşıyoruz. Renkli evleri, butik dükkanları, sanat galerileri, turkuaz renkli buzulumsu gölü ve Venedik misali Kanalıyla adeta bir kartpostal güzelliği ile bizi büyüleyecek Annecy’de, Old Town’u (eski şehir merkezi) gezmeye başlıyoruz. Çoğunlukla bisiklet ve motosiklet kullanılan şehirde, rehberimizin anlatım ve yönlendirmeleri doğrultusunda, rengarenk çiçekleriyle Thiou Köprüsü, hapishane olarak kullanılmış olan Le Palais de İll Şatosu, Pont des Amours (aşıklar köprüsü) sokak müzisyenleri ve  çevrenin harika görüntülerini izlemek üzere serbest zaman veriyoruz. Ardından Cenevre’deki otelimize  geri dönüyoruz. Konaklama otelimizde.

Otelimizde alacağımız kahvaltı sonrasında, Vaud kantonunun başkenti ve Cenevre Gölü’nün (Leman Gölü) kıyısında konumlanmış, İSVİÇRE’nin dördüncü büyük şehri Lozan’ı gezmeye gidiyoruz. Adını Romalıların savaş zamanı kurdukları kamptan alan, ancak daha sonraları Napolyon savaşlarıyla şimdiki özelliğini kazanan kent, yaşanan göçlerle birlikte birçok kültürü bünyesinde barındırmaktadır. Bizlerin de tarihteki antlaşmalardan aşina olduğumuz; Birincisi 1912’de İtalyanlar ile Osmanlı devleti arasında Lozan’ın kasabalarından Uşi’de (Ouchy), ikincisi ise 1923 yılında Lozan’da yapılan Türkiye’nin Kurtuluş Savaşı’nda kazandığı zaferin devamı olan Lozan Antlaşması’nın imzalandığı şehir merkezinde gezimizi gerçekleştiriyoruz. İki ayrı önemli antlaşmaya sahne olan bina ve salonları rehberimizin anlatımlarıyla gezdikten sonra, Cenevre Gölünü de içine alan ve Alp eteklerine kurulu Montrö’ye (Montreux) doğru yol alıyoruz. Yaklaşık yarım saatlik seyahatimiz sonrasında Unesco Dünya Mirası Listesi’nde yer almaya hak kazanmış, şarap bağlarıyla meşhur bu güzel şehre varışımızın ardından turumuza başlıyoruz. Hiçbir kuşatmayla alınamayan, ancak antlaşmalarla el değiştirmiş olan Chillion Şatosu, Taş evler ve Teras Üzüm Bağları’nı rehberimizin anlatımları eşliğinde gördükten sonra, çikolata, şarap, hediyelik eşyalarından alabileceğimiz kentte keyifli bir kahve molası veriyoruz. Rehberimizin belirlediği saatte buluşmamızın ardından, rüya gibi bir Tren yolculuğuna hazırlanıyoruz. Sosyal medyadan aşina olduğunuz, 1980’lerin ünlü çizgi filmi HEİDİ’nin memleketi; İsviçre Alp eteklerinin unutulmaz manzaraları eşliğinde Tren ile seyahatimize başlıyoruz. İçerisine bindiğinizde kendinizi adeta eski bir film karesinde hissedeceğiniz bu trende, İsviçre Alplerinde kayak merkezine doğru nostaljik bir seyahat gerçekleştiriyoruz. Zirvede kayak ve dinlenme merkezinde, karın ve doğanın keyfini sürüyoruz. Serbest zamanın ardından trenimizle varış noktasına geri dönerek, bizi bekleyen aracımızla tekrar otelimize geçiyoruz. Konaklama Cenevre’deki otelimizde.

Otelimizde alacağımız kahvaltı sonrasında Colmar’a doğru hareket ediyoruz. Buradaki geçireceğimiz güzel zamanın ardından, Masalsı Köyleri ve Kasabalarıyla ünlü Alsace bölgesindeki kuruluşu 9. Yüzyıla kadar uzanan dünyaca ünlü Şarap yolunun başkenti olarak bilinen, şirin bir Ortaçağ kasabası olan Colmar’a hareket ediyoruz.  Rengarenk ahşap evleri yanı sıra kanalları, Arnavut kaldırımlı sokakları ile fotoğraf meraklılarının ilgisini çekecek olan kasabadaki yürüyüş turumuza önce, Amerika’daki ünlü Özgürlük heykelinin tasarımcısı Bartholdi’nin Colmar doğumlu olmasından dolayı bir kopyası da burada bulunan Özgürlük Anıtını görerek başlıyoruz. Kafalar Evi (La Maison des Tetes), Pfister Evi (Maison Pfister), Unterlinden Müzesi, Bartholdi Müzesi ve Dominik Kilisesi rehberimizin anlatımlarıyla görerek, fotoğraflarımızı anılarımıza ekliyoruz.  Yürüyüş turumuzu bitirdikten sonra, şarap yolunun bir başka gözdesi Equisheim’ı gezmek üzere aracımızdaki yerlerimizi alıyoruz. Kısa bir yolculuk sonrasında, bozulmamış tarihi dokusuyla ve sıcacık ortamıyla bizleri karşılayan köyü, St.Leon Meydanından hareketle gezmeye başlıyoruz. Aziz Leon Şapeli, Saint Peter ve Saint Paul kiliselerini görerek, şarap imalathaneleri veya dükkanlarında yapacağımız Şarap tadımlarından sonra burada serbest zaman veriyoruz. Rehberimizle yeniden buluşmamıza takiben, Strasburg’tan sonra Alsace bölgesinin ikinci büyük kenti Mulhouse’u gezmeye gidiyoruz. Rönesans tarzında inşa edilmiş Hotel de Ville, rengarenk evleriyle kente masalsı bir hava katan old town’u rehberimiz eşliğinde geziyoruz. Vereceğimiz serbest zaman esnasında ziyaret edebileceğiniz birçok müzeye ev sahipliği yapan kentte, bol bol fotoğraf çekme şansına sahip olacaksınız. Keyifle geçen zamanın otelimize yerleşiyoruz. Konaklama Mülhouse’daki otelimizde. 

Otelimizde alacağımız kahvaltımızın ardından, yaklaşık bir saatlik kısa bir yolculukla İsviçre’nin kültür başkenti  olan  Basel’e yol alıyoruz. Ren nehrinin ikiye ayırdığı, Zürih ve Cenevre’den sonraki en büyük İsviçre şehri Basel’e ulaşıyor ve gezmeye başlıyoruz. Ana Meydan Marktplatz,15.yüzyılda ticari malların Fransa’dan girişi için kullanılan Basel Spalentor (Basel Kapısı), Basel Münster (Katedral), Ren Nehri üzerindeki Üç Ülke Köprüsü (Basel Orta Köprü) ve parlak kırmızı rengiyle diğer binalardan kolayca ayırt edilebilen Basel Rathaus ( Belediye Binası) panoramik  görerek, vereceğimiz kısa bir mola sonrasında geri dönüş için bizleri  İzmir’e ulaştıracak olan uçağımıza binmek üzere Basel Hava Limanına gidiyoruz. Saat 14:15’te Sunexpress Hava Yolları ile gerçekleşecek olan uçuşumuz için check-in ve bagaj işlemlerimizi tamamlıyor ve dönüşe geçiyoruz. Yerel saat ile 19:10’da Adnan Menderes Hava Limanına varışımızın ardından, bir başka Academic Tour organizasyonunda buluşmak üzere siz değerli konuklarımızla vedalaşıyoruz.